BALIK BURCU
(19 Şubat - 20 Mart)
İDARECİ GEZEGENİ |
Jüpiter, Neptün |
ELEMANI |
Su |
KARAKTERİ |
Değişken |
CİNSİYETİ |
Dişi |
UĞURLU GÜNÜ |
Çarşamba |
UĞURLU SAYISI |
7 |
UĞURLU RENGİ |
Deniz yeşili ve mavisi |
UĞURLU TAŞI |
Mercan, yeşil safir |
İDARE ETTİĞİ ORGAN |
Ayak bilekleri ve ayaklar |
OLUMLU ÖZELLİKLERİ |
Özverili, fedakar, sezgileri güçlü |
OLUMSUZ ÖZELLİKLERİ |
Aşırı kırılgan, bağımlılığa yatkın çelişkili kişilik |
ANLAŞABİLDİĞİ BURÇLAR |
Yengeç, Akrep |
ANLAŞAMADIĞI BURÇLAR |
Kova ,Terazi, İkizler |
ZIT BURCU |
Başak (Zıtlaşarak Anlaşır) |
Balık burcunun iki yöneticisi var.
Biri bolluk, bereket ve iyi niyetin sembolü Jüpiter.
Diğeri hayaller, imajlar, rüya ve sembolü Neptün.
Elemanı �su� olan Balık Burcu, ırmakların akan ve sürekli değişen özelliklerine sahiptir.
Neptün enginlik, sonsuzluk, gizem ve bilinmeyeni yönetir.
Balık tiplerinin gizemi de işte buradan gelir.
Ancak, Zodyak�ın en anlaşılmaz ve birbirine pek benzerlik göstermeyen tipleri balık burcundan çıkar.
Bir Balık�la karşılayıp, �benim tanıdığım diğer Balık burcundan olanlara hiç benzemiyorsun� diyebilirsiniz.
Çünkü, denizlerde yaşayan balıklar kadar çok çeşitlilik gösterirler.
Yunus, balina, köpekbalığından tutun da kayalıklarda yaşayan mercanlara, akvaryum balıklarından nehrin akış yönünde yüzen alabalıklara kadar değişik tiplerine rastlamak mümkün.
Hatta okyanusun karanlık derinliklerinde yaşayan balıklar gibi sessiz, içine kapanık ve karanlık tiplerine de rastlayabilirsiniz ve bütün bu balıklar nasıl farklı özelliklere sahiplerse, Balık Burcu tipleri de öylesine benzemez özelliklere sahiptirler.
Birbirine benzeyen tek ortak yönleri ise, yön bulma duygularının kendilerinin bile anlayamayacağı biçimde gelişmiş olmasıdır.
Yani sezgilerinin gücü.
Bir de sularda yaşayan bütün balıklar gibi kaygan oluşları�
İşte bu iki özelliği Balıklar�ın tamamında görebilirsiniz.
Avucunuzda sıkı, sıkı tuttuğunuzu düşündüğünüz, tam yakaladığınıza emin olduğunuz bir anda elinizden bir anda kayabilir.
Ve size dönüp tam da yolculuğa çıkacağınız bir anda �gitme� deyiverirler.
Bu ne bir kapristir, ne de herhangi bir düşünceden kaynaklanıyordur.
Sadece sezgilerini dile getirmiştir.
BALIK KIZLARI
Astrolog Linda Goodman, erkeklerin Balık Kızlarını neden çok çekici bulduklarını da şu sözlerle açıklıyor:
�Astrolojiyi bir kenara bırakın.
Zaten Balık Kadınının büyüleyici güzelliği dilden dile dolaşır.
Onun da kuşkusuz olumsuz yanları vardır, ama ilk bakışta o, her erkeğin üniversite sıralarındaki aşkıdır.
Belki biraz da Playboy tavşanı olması buna tuz biber eker.
Şunu da kabul etmek zorundayız ki, bu kadının modern ve özgürlükçü olması, Balık Kızının değerini büsbütün yükseltir.
Kadınca gizemden yoksun bunca kadın, aşkların yolunu karartan bir bulut oluştururken, o, uslu, güzel, çaresiz Neptünlü yaratık, çevresine üşüşen erkekleri kocaman sopalarla geri püskürtmek zorunda kalabilir.�
Bütün bunların üstüne söylenecek tek kelime yok.
Erkeğin üzerinde erkekliğini ortadan kaldıracak türden bir baskı yaratmayıp, tersine bütün dişiliği ile erkeğin kendini güçlü hissetmesini sağlayan bir kadın karşısında hangi erkek kayıtsız kalabilir?
Espriler bir yana Balık Burcu biliyorsunuz su burçlarından biridir ve aynı zamanda dişidir.
Yani, ateş ve hava grubu burçları maskülen (erkek), toprak ve su grubu burçları feminen (dişi) olduğu için, Balık Kızları doğal olarak dişi enerjiye sahiptir. (Tabii doğum haritasında maskülen etkilerin çok yoğun olduğu durumlar hariç.)
Balık burcunun iki yöneticisi olduğunu daha önce belirtmiştim.
Balık Burcunu yönetenlerden biri, bolluk ve şans gezegeni Jüpiter�dir.
Jüpiter�in de her konuda olduğu gibi aşk konusunda da kısmetini artıracağı açıkça söylenebilir.
Tıpkı Yay gibi Balıklar da çift kısmetlidirler.
Durum böyle olunca da bir Balık Kızının etrafında birden fazla erkeğin pervane olmasında şaşılacak pek fazla bir şey yok.
Bir de buna Neptün�ün verdiği gizem ve duyarlılığı ilave edecek olursanız, Linda Goodman�ın esprili tanımının hiç de boşuna olmadığını anlarsınız.
Ve bunların üstüne Goodman Balık Kızlarını bütün burçların arasında en tehlikeli �öteki kadın� olarak nitelemektedir.
Doğrusu bu açıdan baktığınız zaman hiç de hoş bir tanımlama olarak görünmüyor.
Karşılaştığı tüm sertlikler karşısında yumuşaklığını korumayı başaran Zodyak�ta başka bir burç yok gibidir.
Elindeki çay tepsisiyle size servis yaparken zarif hareketleri, telaşsız inceliği ve yumuşak gülümsemesi karşısında gevşediğinizi hissedersiniz.
Ve ona baktıkça ne kadar tasasız ve rahat olduğunu görüp siz de rahatlarsınız.
Ancak, durum hiç de göründüğü gibi olmayabilir.
Aslında sizin gördüğünüz tam da anladığınız gibidir.
Fakat, hiç de tasasız ve sıkıntısız bir hayatın içinden gelmemektedir.
Yani siz onun nelerle mücadele etmek zorunda kalmış olduğunu anlayamazsınız.
Daha doğrusu görüntüsüne bakarak anlamanız mümkün değil.
Çünkü, o hiçbir zaman verdiği savaşın izlerini yüzünde taşımaz.
Ve davranışlarıyla yansıtmaz.
Ona baktığınız zaman yumuşacık huzur yayan bir sükunet içinde bulunduğunu görürsünüz.
Tabii bu derece rahat bir görünüş de ancak, kaygısız bir hayatın yaratacağı sonuç olduğu için, onun dertleri olabileceği aklınızın ucundan bile geçmez.
Zaten dertleri ve üzüntüleri olan birinin böyle davranması da pek akıl alacak bir iş değildir.
O yüzden de kimsenin bir Balık Kızına bakıp onu anlayabilmesi mümkün değildir.
Balık kızı her şeyden önce sevilmek ister
İşin tuhaf tarafı da işte buradadır.
Onun da anlaşılmak gibi bir derdi yoktur.
O sadece sevilmek ister.
Sevdiğinin yanıbaşında bulunması onun için yeterli olacaktır.
Nasıl olsa o, Jüpiter ve Neptün�ün yardımıyla her türlü sıkıntının içinden mucizevi bir biçimde sıyrılmayı başaracaktır.
Hem de tek bir yara almadan.
Bir Balık kızını derinden yaralayacak tek şey, sevdiğinin sert, haşin davranışları ve sözleridir.
Aslında normal bir Balık Kızı bunların üstesinden gelmeyi başarır.
Ancak, bazı Balıklar vardır ki, mücadele etmek yerine geri çekilirler.
Tıpkı kabuğuna çekilen Yengeç gibi (hatta daha beter) kendi dünyasının karanlık sularına çekilir.
Tabii bunun sonucunda yalnız, mutsuz bir Balık olup çıkar.
Kendisinden kaçtığı her yerde kendisiyle karşılaşır.
Ve bu karşılaşmalar ona daha çok acı verir.
Ve bu duygusu öyle bir hal alır ki, öfkeyle daha derinlere dalar.
Bunun sonucunda da alkol ve uyuşturuculara müptela olur.
Bir Balık kadını bu derece olmasa bile zaman zaman (Nedensiz gibi gözüken) karamsarlık duygularına kapılır.
Hatta bu karamsarlığı ileriye götürüp kendini savunmasız ve silahsız koskocaman dünyada tek başına olduğu duygusuyla derin bir bunalıma dönüşebilir.
İşte böyle bir anda farkına varması gereken en önemli şeyin �kuşkular�dan arınması gerektiğini anlamasıdır.
Balık Kadını kuşkuların girdabına kapılıp çekingenlik çamuruna saplanabilir ve korkular içinde çırpındıkça daha çok batabilir.
Bu konuda dostlarının ve arkadaşlarının kendi hakkındaki fikirlerini duymaya, yalnız olmadığını anlamaya ihtiyacı vardır.
Balık Kadınları�nın iyi bir anne olduğu söylenemez.
Zira çocuklarına karşı öylesine müşfik ve öylesine yumuşak davranır ki, disipline ihtiyacı olan çocuk aklına her eseni yapmakta kendisine hak bulur.
Tabii bunun sonucunda şımarık, sorumsuz ve kendi ayakları üstünde durmayı başaramayan tipler ortaya çıkabilir.
Bu nedenle sevgi ile disiplini bir arada bulundurması gerektiğini öğrenmesi zaman alabilir.
Zaman, zaman pek çok Balık annelerin, çocukları üzerinde öylesine başarılı bir kontrol kurup gereken disiplini yumuşaklıkla uygulamayı başardığı görülmüştür.
BALIK ERKEKLERİ
Zodyak�ın en anlaşılmaz erkeklerinin Balıklar�dan çıktığını söyleyebilirim.
Onlara baktığınız zaman ilk aklınızdan geçenleri hafızanıza iyi kaydedin ve sonraki günler, duygularınızı alt üst edecek davranışlarıyla karşılaştığınız zaman sakın şaşırmayın.
Daha doğrusu bu sözleri şaşırmayasınız diye söylüyorum.
Fakat, ne söylersem söyleyeyim nasıl olsa, Balık Erkeği, sizi şaşırtmayı başaracaktır.
Üstelik bunları sizi şaşırtmak için de yapmayacaktır.
İçinden öyle gelmiştir.
Nedeni yoktur.
Hesapçı, plancı, ard niyetli değildirler.
Fakat, davranışları yüzünden onu, saman altından su yürüten Yengeç Erkeği ile karıştırdığınız zaman hata yapmış olursunuz.
O sadece bilir.
Kimi zaman nedensiz bilir.
Neptün�ün ona bahşetmiş olduğu derin sezgileri sayesinde nasıl bildiğini bilmeden bilir ve bu yüzden kendine pek fazla güvenmez. (Tabii doğum anında başka etkiler almadıysa).
Kendine olan güveni, ön görüşleriyle karşılaştıkça yükselir.
Tıpkı suların yükselmesi gibi.
Yükselen bir Balık�la birlikte olmaktan daha müthiş başka bir şey olamaz.
Çünkü, kendisiyle birlikte bulunan ne var, ne yok her şeyi de beraberinde yükselir.
Zaten sezgisel olarak iç bilgisine güvenen bir Balık Erkeği, suların ne zaman yükseleceğini bilir ve hiç düşünmeden kendini bu yükselişe bırakır.
Tabii durum her zaman böyle değildir.
Bazı Balık Erkekleri gerçek sezgileriyle, gerçek olmayan hayalleri birbirine karıştırabilirler ve gerçek dışı pırıltıların peşine düşebilirler.
Şayet böyle bir tiple birlikteyseniz, vay halinize�
Çünkü, Balık tıpkı yükselirken olduğu gibi batarken de etrafındakileri kendiyle birlikte sürükler.
Tıpkı bir geminin batışı gibi.
Üstelik öylesine romantik ve öylesine duygularınıza hitap eder ki, gemiyi terk edip gitmek aklınızın ucundan bile geçmez.
Bir de gerçek dışı olmadığı halde sezgilerine ve bilgisine güvenemeyen tipler vardır.
Şans ayağına kadar gelmiş ve kabaran suların kayalıklara çarpması gibi ayaklarına çarpmaya başlamış olmasına rağmen bir türlü kabul etmek istemez.
Zayıflık ya da başarısızlık korkusu yüzünden böyle davranmaz.
Zaten Balık Erkeklerinin zayıf oldukları da söylenemez.
Korkuları bazen Neptün�ün gerçek dışı hayallerinden kaynaklanabilir.
Fakat, bu da girişimde bulunacağı ya da şansı kullanacağı zaman değil.
Şansı fark etmemesinin nedeni, o sırada ilgisini çok fazla çeken başka bir şeyle oyalandığı içindir ve onu oyalayan da büyük bir ihtimalle ya bir kadın, ya da bir türlü istediği gibi olmayan gereksiz bir iş.
Tabii onunla oyalanırken de fırsatlar yanından geçer gider ve bütün bunlar, sezgilerinin ve zekasının yeterli olmadığını göstermez.
Zira Balık Erkeği Neptün�ün zeka ve sezgilerini birleştirip kullanmaya başladığı andan itibaren yapamayacağı hiçbir şey yoktur.
Hele bir işe girişirse, tuttuğu işi bırakmaz ve şan, şeref, zenginlik ve aklınıza gelebilecek her şeyi kazanır.
Yeter ki, bir kez aklına koysun ve işin ucundan tutsun.
Bir Balık erkeğine sırrınızı anlatabilirsiniz.
Balıklar, Akrepler gibi sır küpü olmasalar bile sırlarından pek kimseye bahsetmezler.
Zaman, zaman anlattıkları sırların da bazı kötü niyetli kişiler tarafından kullanılacağını hiçbir zaman akıllarından geçirmezler. Hatta ona bunu söyleyecek olsanız, sizi anlamayacaktır.
Fakat, herkes ona sırrını açabilir.
Hem de en gizli sırlarını bile.
Çünkü, o bir kez saklanması gerektiği kendisine fısıldanmışsa, ölene kadar bu sırrı gizleyecektir.
Üstelik hiçbir sıkıntı duymadan.
Suyun çocuğu Balıklar tıpkı su gibi alıcıdır.
Ona anlatılan her türlü dert ve sıkıntıyı öylesine canı yürekten dinler ki, neredeyse onunla birlikte üzülür, dert edinir.
Bir Balık istese de, istemese de herkesin derdini dinler ve insanlar anlatmak için özel olarak onu ararlar.
Tabii bu arada düşüncesizce ona çok fazla yüklenmemelisiniz.
Çünkü, bir gün artık dinleyemeyecek hale gelip oralardan tamamen uzaklaşabilir.
Hem de hiçbir gerekçe göstermeden.
Balıklar�ın dinlenmeye ve sükunete ihtiyacı vardır.
Aşırı duyarlı olduğu için çevresinde ne var, ne yok her şeyi emer ve sonunda yorgun düşer.
Bu yüzden de yalnız kalmaya ihtiyaç duyar.
Kendisiyle başbaşa kalmak isteyen bir Balık Erkeğini mutlaka anlamalısınız.
Zaten anlamasanız bile yapabileceğiniz fazla bir şey yok.
Çünkü, o yapması gereken ne varsa, kimseye sormadan yapacaktır.
Bir Balık�ı anlamak neredeyse imkansızdır.
Fakat, o etrafında bulunan her şeyi çok kolay anlar.
Hem de tahminlerin ötesinde.
En gizli sırları, akıllardan geçen en şeytani oyunları görmekte hiç güçlük çekmez.
Bir Balık Erkeğinin �hiç belli etmese de� duygusal açıdan sınırsız bir güvene ve sadakate ihtiyacı vardır.
Fakat, bunu hiçbir zaman ortaya dökmeyecek ve lafını etmeyecektir.
Ayrıca, sizi kıskandığını da söylemeyecektir. (Hem de deliler gibi kıskansa bile.)
Tabii benzer davranışı sevdiği kadından da bekleyecektir.
Hele aslı olmayan yakınmalar ve imalardan tamamen uzak durmalısınız.
Tabii bu romantik ve duygusal erkeği yanınızda istiyorsanız.
Onun anlayış ve sevgiye ihtiyacı vardır.
Şayet ihtiyacı olan sevgiyi verecek olursanız, sizi bulutların ötesine uçuran romantik bir ışığı yanı başınızda bulmuş olacaksınız.
Balık Erkekleri öylesine hassas, duygusal ve kırılgan olabilir ki, durmadan kusur bulan, dırdırlarıyla hayatını bezdiren bir kadına deliler gibi aşık olsa bile bu duruma fazla katlanamayacak ve bir gün belki de köşedeki markete gidiyorum diye evden çıkıp bir daha hiç görünmeyecektir.
Tabii Balık Erkekleri�nin daima böyle yaptıklarını zannetmeyin.
Fakat, dırdırcı bir kadına tahammül göstereceklerini de beklemeyin.
Hem de hiç.
Ayrıca, Balık Erkekleri imalardan da nefret eder.
Algılamaları öyle kuvvetlidir ki, hemen anlar ve kırılır.
Hem kadın, hem de erkek arkadaşlarına eşit derecede ilgi gösterir.
Balık erkeğinin hayallerini besleyip gerçekleştirmesine yardımcı olursanız, düşünemeyeceğiniz derecede büyük başarılarına şahit olabilirsiniz.
Bir Balık Erkeği�ne aşıksanız, sakın onu kıskançlık baskılarıyla bunaltmayın.
Üstelik o, son derece sosyaldir.
Şayet ona ihtiyacı olan anlayışı gösterecek olursanız, ödülünüz, muhteşem olacaktır.
DİKKAT
Yukarıdaki tabloda verilen zamanlar
normal saatleri kapsamaktadır.
Doğum saatiniz yaz saatine rastlıyorsa bundan
bir saat çıkartarak tabloya giriniz.
Yaz saati uygulamaları yıllara göre
aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.
Bu tablodan faydalanabilirsiniz.
Eğer doğum saatiniz burçların değişime uğradığı
sınır derecesinde ise kesin doğruluk içermeyebilir.
YAZ SAATİ UYGULAMA TABLOSU
Yıl
|
Başlangıç ve Bitiş
|
Saat Farkı
|
Yıl
|
Başlangıç ve Bitiş
|
1947
|
20 Nisan-4 Ekim
|
+1
|
1985
|
21Nisan - 27 Eylül
|
1948
|
18 Nisan-2 Ekim
|
+1
|
1986
|
01Nisan - 31Ağustos
|
1949
|
17 Nisan-1 Ekim
|
+1
|
1987
|
29 Mart - 27 Eylül
|
1950
|
16 Nisan-30Eylül
|
+1
|
1988
|
27 Mart - 25 Eylül
|
1951
|
15 Nisan-6 Ekim
|
+1
|
1989
|
25 Mart - 24 Eylül
|
1952-1961
|
Uygulama yok
|
|
1990
|
25 Mart - 30 Eylül
|
1962
|
15 Temmuz-31Aralık
|
+1
|
1991
|
30 Mart - 29 Eylül
|
1963
|
1 Ocak-29 Ekim
|
+1
|
1992
|
29 Mart - 27 Eylül
|
1964
|
15 Mayıs-29 Eylül
|
+1
|
1993
|
28 Mart - 27 Eylül
|
1965-1972
|
Uygulama yok
|
|
1994
|
20 Mart- 25 Eylül
|
1973
|
3 Haziran-3 Kasım
|
+1
|
1995
|
26 Mart - 24 Eylül
|
1974
|
31 Mart-2 Kasım
|
+1
|
1996
|
31 Mart - 28 Ekim
|
1975
|
23 Mart-1 Kasım
|
+1
|
1997
|
30 Mart - 26 Ekim
|
1976
|
21 Mart-30 Ekim
|
+1
|
1998
|
29 Mart - 25 Ekim
|
1977
|
3 Nisan-15 Ekim
|
+1
|
1999
|
28 Mart - 31Ekim
|
1978
|
2 Nisan-31 Aralık
|
+1
|
|
|
1979-1982
|
Yıl Boyunca
|
+1
|
|
|
1983
|
1 Ocak-30 Temmuz
|
+1
|
|
|
1983
|
31 Temmuz-31Aralık
|
+2
|
|
|
1984
|
1 Ocak- 31 Ekim
|
+2
|
|
|
|
|